GSYİAD Başkanı İbrahim Hatipoğlu Haftanın Konuğu Programına Katıldı

1905 GSYİAD Lideri İbrahim Hatipoğlu, D-Smart ekranlarında yayınlanan “Haftanın Konuğu” programına konuk oldu. Serhan Türk’ün sorularını yanıtlayan Hatipoğlu, özetle şunları söyledi:

“Cumhuriyetin 100. Yılında şampiyon olmak Galatasaray’a çok yakıştı”

En çok aslan hissesini, teknik yöneticimiz Okan Buruk’a, oyuncularımıza ve taraftarlarımıza vermek lazım. Bu kıvılcımı liderimiz Dursun Özbek’in, sevgi, birlik ve beraberlik üzerine kurduğu başkanlık yolu başarıyı getirdi. Bu ateş 12 haziran tarihindeki seçimlerde Dursun Özbek tarafından yakıldı ve 4 haziran tarihinde de memnun sona ulaşıldı.

Derneğimiz, kulübe dayanak olmak maksadıyla Galatasaraylı iş adamlarını bir ortaya getirmek emeliyle kurulmuş bir topluluk. Galatasaray’a takviye olmak yalnızca maddi olarak katkı sağlamakla olmuyor. İş hayatında bulunan insanların kendi bulundukları ortamlarla kulübe takviye olmaları da çok mana taşıyor. GSYİAD içerisinde biz bunları da bir ortaya getirmek için uğraşıyoruz.

Camia içerisinde bir dağınıklık kelam konusuydu. Seçim sürecinde uzun süren iptaller, ertelemelerin yaşandığı bir devirden çıktık. Seçimin yapılıp yapılmayacağı da aşikâr değildi. Bu türlü bir periyottan sonra kulübü tekrardan bir ortaya getirmek kuraldı. Liderimiz Dursun Özbek de bunu çok yeterli gördü. Camiayı bir ortaya getirdikten sonra sportif muvaffakiyet bizatihi geliyordu. Yanlışsız atılımlarla, çok da yeterli başlanmayan bir dönemi şampiyon olarak tamamladık.

Erden Timur inanılmaz bir transfer periyodu geçirdi. Gece gündüz demeden, kıymetli oyuncuları makul fiyatlarla kulübümüze kazandırdı. Lig başladığı gün bile biz transfer yapmaya devam ediyorduk. Bu sebeple dönemin başlangıcı makus geçti fakat dönem içersinde verilen ulusal ortalar, Dünya Kupası ortası Galatasaray’a yaradı diyebiliriz.

Deplasmanda oynadığımız Fenerbahçe maçı dönemin kırılma noktasıydı. Almış olduğumuz haklı ve net galibiyetten sonra kamuoyunun taktirini kazandık. O maçın akabinde herkes şampiyon olacağımıza inanmaya başladı. Hayatımda birinci sefer stadyumdan ayrılırken Fenerbahçe taraftarının tebrikleriyle uğurlandık.

Galatasaray şampiyon olmasına karşın hakemler tarafından alehine en çok karar çıkan ekip pozisyonunda. Herkes bundan şikayetçiyse sistemsel olarak bir sorun var demektir. Türk futbolunun hakemlik olarak önemli manada bir yenilenmeye muhtaçlığı var.

GSYİAD’ın kıymetli etkinliklerinden birisi de, yılın sportmeni ödül merasimi. Her yıl üyelerimizin oylarıyla bir oyuncumuzu ödüllendiriyoruz. Bu yıl açık orta farkla Mauro Icardi kazandı.

Icardi transferi, sihirbazlık derecesinde sıkıntı bir transferdi. Önemli mali yükümlülükleri olan bir oyuncu. Bu transferi yapabilir miyiz diye düşünmek bile Türk futbol kamuoyunda hayalden ileriye gitmeyecek bir mevzuydu. Çok bilinmeyen yürütülen bir transfer olmakla birlikte, Erden Timur’un çabalarıyla Mauro Icardi’yi Galatasaray’a kazandırdık. Harcadıkları ve kazandırdıkları olarak bakacak olursak, dönemin en verimli transferiydi diyebilirim.

Golcüler biraz egoist olur. Lakin Icardi’nin yardımlaşmayı seven bir yapısı var. Gruptaki herkes ile çok uygun anlaştı.

Transferler, iki kişinin bildiği sır değildir mantığıyla çok konuşulmaz. Bazen biz yöneticiler de sizler üzere transfer bittikten sonra öğreniyoruz.

Birçok üst seviye kulübün ilgisinin Icardi’de olacağı kesin. Kontratının da son yılı olduğu için lakin bonservisiyle alınabilir. Burada belirleyici faktör Icardi’nin tavrı olacaktır. Çok kolay bir transfer olduğunu düşünmüyorum. Şahsen Mauro Icardi’nin transfer edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı